1 Ekim 2008’de yürürlüğe giren 5510 sayılı yeni kanunun etkisinin ortaya çıkması için 40 yıl geçmesi gerekmedi. Özel sektörde çalışıp bu tarihten sonra kamuya geçenlerin emekli aylıkları ciddi tutarda düştü. Örneğin 34 yıllık profesörün aylığı 2.900 TL azaldı.
OLAY 1 - Ramazan Koyunlu (belediye başkanı)
23 yıllık Bağ- Kur süresinden sonra belde belediye başkanı seçilmiş, 4 yıl belediye başkanlığı yaptıktan sonra da eski adıyla Emekli Sandığı yeni adıyla SGK Kamu Görevlileri Emeklilik Dairesi tarafından 27 yıllık hizmetle emekli edilmiş, kendisine 747 lira aylık bağlanmış. Eşiti belde belediye başkanları ise 1.900 lira emekli aylığı alıyorlar. Sebep 5510 sayılı kanun. Zira kendisi 1.10.2008 gününden sonra kamu görevlisi (belediye başkanı) olmuş ve 1.10.2008 gününde ortadan kaldırılan 5434 sayılı TC Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre değil, 5510 sayılı kanun hükümlerine emekli aylığı hesaplanmış.
OLAY 2 - İsmi bizde saklı 34 yıllık profesör, kamu üniversitesinden emekliye ayrılmış, bağlanan aylık sadece 1100 lira.
Yurtdışında ve Türkiye’de özel üniversitelerde profesörlük yapan hanımefendi, 2011 yılından sonra kamu üniversitesine girmiş ve 3.5 yıl kamuda çalıştıktan sonra 72 yaşında yaş haddinden emekliye sevk edilmiş. Benzeri kamudan emekli olan profesörler 4000 lira aylıkla emekli olurken kendisine 2.900 lira daha az yani sadece 1100 lira bağlanmış. Sebep, 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Reformu.
OLAY 3 - Çocuklarımız ne olacak?
Gözümüzün bebeği gibi baktığınız çocuklarımız ve gençlerimiz var ya, işte onlar 1.10.2008 gününden sonra sosyal güvenlik sistemine girerlerse 65 yaşında emekli olacaklar ve emekliliklerinde kendilerine sadece 375 lira emekli aylığı verilecek.
OLAY 4 - Milletvekilleri kendilerini 2012 yılında kurtardılar.
5510 sayılı kanun gereğince, tıpkı SSK’lı, Bağ- Kur’lu ve kamu görevlilerinde olduğu gibi 1.10.2008 gününden öncemilletvekili olanlar ile sonra olanlar arasında da emekli aylığı farkı olacaktı. 2012 rakamlarına göre eski vekiller 5000 lira, yeni vekiller 1200 lira emekli aylığı alacaklardı. Ancak vekiller çıkardıkları “reformun!” kötü etkisinden 2012 yılında kendilerini kurtardılar. 2008 yılı ekimayında çıkarılan, bize de “reform!” olarak sunulan 5510 sayılı kanun ile eski vekil-yeni vekil, eskimemur-yeni memur, eski işçi-yeni işçi, eski Bağ-Kur’lu-yeni Bağ- Kur’lu ayrımından sadece vekiller kendilerini kurtardılar.Milleti reformla baş başa bıraktılar.
ESKİ VEKİL-YENİ VEKİL AYRIMI SONA ERMİŞTİ
1 Ekim 2008 günü yürürlüğe giren 5510 sayılı kanun (bize sosyal güvenlik reformu olarak yutturulan düzenleme) ile 1 Ekim 2008’den önce sigortalı, memur, esnaf, milletvekili olanlar ile olmayanlar ayrıştırıldı. Geçmişte hiç memuriyeti olmadan vekil seçilenler, ileride emekli olduklarında yaklaşık 1200 lira emekli aylığı alacaktı, eski vekiller ile geçmişte memuriyeti olup da vekil seçilenler ise 5000 lira emekli aylığı alacaktı ve alıyordu. TBMM’den geçen kanunla artık eski vekilyeni vekil ayrımı yok. Mesela, 1 Ekim 2008 gününden sonra işe girmiş SSK’lı ve Bağ-Kur’lular ile memurlar, ileride 65 yaşında emekli olacaklar ve ellerine de 300 küsur lira emekli aylığı geçecek.
PEKİ ÇÖZÜM NE OLABİLİR?
Konunun iki çözüm yolu var; birincisi 5510 sayılı kanunla getirilen, eski memur-yeni memur, eski SSK’lı-yeni SSK’lı, eski esnafyeni esnaf ayrımını, tıpkı milletvekillerinde olduğu gibi TBMM’den çıkarılacak yasayla sona erdirmek. İkinci çözüm ise yargısal; konunun Anayasa Mahkemesi’ne kadar götürülmesiyle eski-yeni ayrımını Anayasa Mahkemesi’nin iptaliyle sona erdirmek.
HABER KAYNAĞI: https://www.haberturk.com/ekonomi/is-yasam/haber/923535-2008den-sonra-kamuya-gecen-emekli-fakirlesti
SEHVEN EMEKLİ EDİLİP MAĞDUR OLAN GAZİLERİMİZ!!
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bölünmez bütünlüğünü korumak amacıyla Terörle Mücadelede yaralanarak GAZİ olanlardan sağlık durumları kamu yararına çalışmaya elverişli olanlara (rehabilite edilmeleri ve sosyal hayata uyumlaştırılmaları amacıyla) Kamu kurum ve kuruluşlarında 1 istihdam hakkı verilmektedir. Vatan savunmasında gerek bedenen gerekse ruhen kayıplar veren her malul Gazi aynı zamanda anayasal olarak engelli bir vatandaş olduğundan 5510 sayılı kanunun 28. Maddesine istinaden sekel oranlarına göre özürlü yurttaşlarına tanıdığı erken emeklilik haklarından özür oranlarına göre (5510 sayılı kanunun 38. Maddesi ve 6495 sayılı torba kanunun 80. Maddesi çıkana kadar ) faydalanmakta idi.
Fakat söz konusu bu kanunların hayata geçirilmesi itibariyle gazilerin;
Askerlik hizmeti ya da GAZİ olmalarına sebebiyet veren olay öncesine ait sigorta giriş ve primleri silinmiştir.
2. dolayısı ile bir önceki kanunlarda Devletimizin 5510 sayılı kanunun 28. maddesi ile özürlü vatandaşlara sağladığı erken emeklilik hakları vatan kahramanı gazilerin elinden alınarak; Gazilerin emeklilik haklarını almaları ruhsal ve fiziksel sekel oranları hangi ağırlıkta olursa olsun emekli olma yaşları kanun gereği olarak 60’ lı yaşlara ertelenmiştir.
Ancak;
5510 Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 38. Maddesi ve 6495 sayılı “Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un” torba yasanın 80. Maddesi uygulamaya girdikten sonra 2013 - 2016 Yılları arasında Sosyal Güvenlik Kurumu Emeklilik Hizmetleri Daire Başkanlığına emeklilik için müracaat eden 227 Gazi emekli sevk edilmiştir.
17 Aralık 2019 tarihine kadar emeklilik ile ilgili tüm haklarını ( Maaş-Tazminat ) alan 3713 Sayılı terörle mücadele Kanununa tabi 227 Gazimizin maaşları “Sehven emekli” edildikleri gerekçesi ile bu tarihten itibari ile kesilmiştir.
Sehven emekli edildiği iddia edilen Gazilerimiz ki her birisi bu vatan için kanlarını ve hatta uzuvlarını çok daha önemlisi ruh sağlıklarını kaybetmiş vatan kahramanlarımızın emekli maaşları kesildiği gibi yeniden işlerine dönmelerine olanak sağlanmadığı ve kendilerine tanınan istihdam hakları da ellerinden alınmış olacaktır. Gazilerimizin yaşayacağı mağduriyet hem maddi hemde manevi boyutta artarak devam edecektir..
Emeklilik hakları elinden alınması sebebiyle yaşanan sorunlarına çözüm beklerken böylesi bir karar sosyal devletin eşitlik ve adaletten yana sergilediği pozitif yaklaşıma olan güven duygusunu derinden etkilemektedir..
Mevcut gelirlerine göre bir gelecek planlaması yapmış olan Gazilerimizin karşı karşıya kalacağı sıkıntılar kendileri ile birlikte bu hayatının her türlü zorluğuna göğüs geren eş ve çocuklarını da derinden etkileyecek olup sıkıntılar büyüyerek, sonucu kestirilemeyen talihsizliklerin yaşanması ihtimal dahilindedir. .
Sosyal Güvenlik Kurumu bu kapsamda emeklilik hakları iptal edilen Gazilere geriye dönük yersiz ve haksız ödemeden kaynaklı olarak borç rücu ettirmemiş olup; 07 Aralık 2019 tarihli 7194 sayılı kanunun 48. maddesi ile 5510 sayılı kanuna eklenen geçici 79.madde ile sorunu kurumsal açıdan çözüme kavuşturmuş ancak; Gazilerin ve Bakmakla mükellef oldukları ailelerinin (eş ve çocuklarının) maruz kalacağı sıkıntıların vahim sonucunu dikkate almamıştır.
Sorunun çözümlenmesi adına;
Madde- 3/11/1980 Tarihli 2330 Sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanunu’nun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesi madde metninden çıkartılmıştır.
Çıkartılan metin;
’’... Yukarıda belirtilen kanun maddelerinegöre ”malullük”aylığı bağlanmasına esas alınmış hastalık ya da engellilik hâlleri ve bu hastalık ya da engellilik hallerindeki ilerlemeler, sonradan geçen çalışmalar sebebiyle yaşlılık aylığına hak kazanılması koşullarının belirlenmesinde dikkate alınmaz.” İfadesidir.
Madde – 3/11/1980 Tarihli 2330 Sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanunu’nun 4 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının sonuna aşağıdaki cümle ilave edilmiştir.
‘’Vazife ve Harp malulü aylığı almakta olan erbaş ve erlerin kendilerine ya da hak sahiplerine sigortalı hizmetlerinden dolayı malullük, yaşlılık yada ölüm aylığı bağlanmasında, vazife veya harp malullüğü aylığı başlangıç tarihinden önce geçen hizmetlerin başlangıcı sigortalılık başlangıcı olarak kabul edilir ve bu süreler malullük, yaşlılık yada ölüm aylığı bağlanmasında ayrıca dikkate alınır.’’
ANA GEREKÇELER
BİRİNCİL GEREKÇE:
Anayasamızın 10 maddesinde “ Çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz.” ifadesi yer almaktadır.
İKİNCİL GEREKÇE
Anayasanın Sosyal güvenlik bakımından özel olarak korunması gerekenler başlığı altındaki 61. maddesinde "Devlet, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleriyle, malûl ve gazileri korur ve toplumda kendilerine yaraşır bir hayat seviyesi sağlar." hükmü açıkça yer almaktadır.
Yukarıda açık ve net bir şekilde belirtilen çerçevede gaziler, harp ve vazife malulleri, bunların eş, anne, baba ve çocuklarının zorluklarla devam eden yaşam koşullarının bir nebze de olsa kolaylaştırılması ve sosyo ekonomik durumlarının Türkiye Cumhuriyeti Devletinin gazilerine yakışır şekilde devam edebilmesi adına;
Her ne kadar sehven bir hata yapıldığı düşünülse dahi verilen hakların geri alınmasının “ bu vatan için üstün görev anlayışı ve fedakarlık etme noktasında canlarını vererek şehit olmayı göze almışken; ruh ve beden sağlığı bütünlüğünü kaybederek Gazi olan vatan kahramanlarımıza, harp ve vazife malüllerimize ve kendileri ile bu hayatı ve beraberindeki her türlü zorluğu birlikte göğüsleyen eş, çocuk, anne ve babalarının” yaşayacakları telafisi mümkün olmayacak bir sıkıntıya mahal vermeksizin gerekli düzenlemelerin yapılarak mağduriyetlerinin giderilmesini Vakfımızın Tüzel kişiliği nezdinde bütün camiamız adına gerekli çözüm yollarının ivedilikle tesis edilmesi hususunda gereğini;
SAYGILARIMLA ARZ EDERİM.
(GAZİ) Lokman AYLAR
Genel Başkan
HABER KAYNAĞI: https://www.gaziler.org.tr/haberler/haberoku/sehven-emekli-edilip-magdur-olan-gazilerimiz--2049
emrepomak
19 Ocak, 09:19
5510 (2008 sonrası memur olan veya 4b den kadroya geçen) memura atılmış en büyük kazıktır.5510'na tabi memurla işçinin emekli maaş hesaplanması aynı. Şu an taşerondan kadroya geçen işçiler maaş+tediye+ikramiye topladığınızda maaşı memuru geçiyor yetkili sendika ve yaptığı toplu sözleşmeler böyle giderse her geçen yıl daha da geçecek. Onlara yapılabilecek en büyük kötülük 4b ye geçmeleridir böyle bir şey gündeme gelirse aman karşı çıkın geçmemek için elinizden geleni yapın derim. Çalışırken durum böyle emeklilikte nedir durum oradada memurlar için mağduriyet söz konusu çünkü 5510 da emekli maaşı ek göstergeye göre değil prime esas kazanç üzerinden hesaplanıyor.(Ek gösterge hayali kuran memur arkadaşlar hiç bir işinize yaramayacak ek gösterge) 5510 lu memurun prime esas kazancı 2 yıldır asgari ücret altında kalıyor prim asgari ücrete tamamlanıyor yani sizi bekleyen asgari ücret emeklisi maaşı. Yani çalışırken de emekli olurken de memur işçiden az alacak. Toplu sözleşmeler böyle gittikçe bir düzenleme yapılmadıkça. 5510 nu çıkaranlar memuru mağdur edenler belli peki bizlerin hiç mi sorumluluğu yok tabi ki var en başta bu konudan arkadaşların birçoğu bilinçsiz duyunca hadi canım diyorlar inanmayanlar engelli memur veya malulen emekli olan arkadaşlara baksınlar 1.500-1900 TL arası maaş bağlandı bu yıl en düşük maaş 2.500 olduğu için o rakamı alacaklar. 3.5 milyon memurun 2 milyondan fazlası 5510 na tabi ve yıllardır yetkili sendika değişmiyor sizin için kılını kıpırdatmayan sendikaya neden prim veriyorsunuz. Bu konuda sıkıştırın adım atmazlarsa istifa edin. Bu da bizim sorumluluğumuz. Yarın çok geç olacak.
KAYNAK: https://www.memurlar.net/haber/1011143/kamu-iscilerinin-ikramiye-tarihleri-belli-oldu.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum KURALLARI: Hakaret içerici ve kanuni olarak suç teşkil edecek paylaşımlarda bulunmak yasaktır. Sorumluluk tamamen siz ziyaretçilere aittir.